Ürünü favorilere ekleyebilmeniz için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
Akik Taşı Nedir?
Akik; Kalsedon ile Kuvars mineralinin bir araya gelmesiyle oluşan bir taş türüdür. Bu nedenle ‘Kalsedon Kuvarsı’ olarak da nitelendirilebilir. İngilizcede ‘Agate’ diye bilinen Akik taşı, ayrıca ‘Ölümsüz Taş’ ve ‘Yemen Taşı’ isimleriyle de anılır.
En yaygın renkleri; beyaz, gri, kırmızı, kahverengi, mavi ve yeşildir. Her renkte bulunabildiği için piyasada çok fazla ısıl veya boyalı işlem ile renkleri canlandırılmış akik taşları satışa sunulur. Onun için bu konuda bilinçli davranmak, herhangi bir işleme tâbî tutulup tutulmadığını öğrenmek gerekir.
Akik Taşı Tarihi ve İslâmiyet’teki Önemi
İlk Çağ döneminden bu yana kullanılan Akik; dekoratif amaçla, süs eşyası ve mücevher yapımı için tercih edilmiştir.
Peygamber Efendimizin, hadis-i şeriflerinde bu taştan bahsettiği, Akik taşını yanında bulundurduğu bilinir. Yine İslâmî kitaplar, Resûlullah’ın yüzüğünde akik taşı olduğunu yazmaktadır.
Köklü bir geçmişe sahip olan Akik taşının tarihi milyarlarca yıl öncesine dayanır. Öyle ki, ilk defa Milat’tan önce 20 bin’li yıllarda keşfedilmiş olduğu düşünülmüştür.
Antik Mezopotamyalılar Akik taşını güç sembolü kabul ediyorlardı. (Mezopotamya; Babil, Sümer, Elam, Akad, Asur gibi en büyük ve eski medeniyetlerin doğup geliştiği bölgedir.)
Ticari işlemler için gerekli resmî belgelerde yer alan silindir mühürler yine Akik taşına oyularak yapılmıştır. Söz konusu mühürler, herhangi bir zarara uğramadan günümüze ulaşabilmeyi Akik taşının dayanıklılığına borçludur.
Antik Çin döneminde ise Akik taşının zihni arındırdığına inanılıyordu. Onu üzerinde taşıyan kişilere Çi‘sine kendi yüksek enerjisini verdiği söyleniyordu.
Orta Çağ zamanında ise Akik taşı öküzlerin boynuzlarına takılırdı. Bunun amacı hasatın verimli olmasını sağlamaktı.
Akik taşı ile ilgili efsanelerin bazılarında ise onun şimşek fırtınalarını, gök gürültülerini sakinleştirdiğinden söz edilmiştir.
Müslümanlar indinde de makbul tutulan bu taş, Tevrat’ta da zikredilmiştir.
Akik Taşı Anlamı Nedir? Akik Taşı Adı Nereden Gelir?
‘Akik’ kelimesi Arapça’dır. Bu sözcüğün anlamı ise; ‘ırmak, dere yatağı, vadi’ şeklindedir. Bu taş genellikle nehir yataklarında gözlemlendiği için böyle dendiği rivayet edilmiştir.
Akik sözcüğünün Avrupa dillerindeki karşılık geldiği ‘agatan’ (agate, Achat) kelimesi de Sicilya’da bulunan Achates nehir isminden gelir.
Akik Taşı Özellikleri:
- Beyazdan siyaha kadar çeşitli renklerde görülür.
- Kısmen şeffaf, yarı saydam, çoğu zaman mat / saydam halde bulunur. Renkli kısımları ışığı geçirir. Saydam olan yerleri çoğunlukla kuvars mineralinin yoğunlaştığı bölgelerdir.
- Öte yandan Akik taşı, kristalize olabilen bir yapıya sahiptir.
- Mükemmel bir simetri içerisinde, katmanlaşan mineral tortularından meydana gelmiş bantlarıyla muazzam bir kaliteye sahiptir.
- Magmatik kayaçlar ile yeraltı sularındaki silika tortularıyla bir kombinasyonu olarak oluşur.
- Güçlü bir iyileştirici olduğuna inanılan Akik taşı aynı zamanda terapi aracı olarak görülmüştür. Meditasyon uygulamalarında da kendine yer bulur. Doğanın ve Güneş’in enerjisini kullanan kişiye aktardığından söz edilmiştir.
- Özgül ağırlık 2,57 – 2,65 şeklindedir.
- Sertlik derecesi –dünyaca ünlü Mhos cetveline göre- 6,5-7 olarak belirtilir.
- Yarı kıymetli (semiprecious), parlak ve sert bir taş cinsidir.
- Deniz sahillerinde, bazalt damarları arasında, çöllerde ve ırmak yataklarında yumrular, münferit kütleler hâlinde gözlemlenir. Kesildiği zaman dışını kaplayan yeşil-kahverengi, koyu gri kabuğunun altında damarları ortaya çıkar. Bunlar tek merkezli daireler şeklindedir.
- Bazen yumruların ortasında bir boşluk olduğu, bunun içinde de su bulunduğu görülmektedir.
- Tarih boyunca; baston ve şemsiye sapı, mektup açacağı, kupa, kadeh, fincan yapımında kullanılmıştır